Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, bugün (23 Eylül 2025, Salı) saat 13.00’te Vatan Partisi İstanbul İl Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenleyerek, Cumhurbaşkanımıza arz ettiği mektubu kamuoyuna açıkladı.
Mektupta şu ifadelere yer verildi:
-
Günümüzde Doğu Akdeniz, dünya ölçeğinde gerginliklerin ve savaş tehlikesinin odağıdır. Türkiyemiz, bu coğrafyada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Filistin, Libya, Mısır, Suriye, Irak, İran, Yemen ve Rusya ile ön cepheyi paylaşmaktadır. Bölge Ülkeleri, ABD-İsrail merkezli tehditle karşı karşıyadır.
-
Şu anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tehdit eden yığınak gittikçe ciddileşmektedir. ABD-İsrail-Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum Kesimi dörtlüsünün yıllardır yaptıkları Deniz Tatbikatlarında namlular Türkiye ve KKTC’ye dönüktür. İsrail, Güney Kıbrıs'ta üs kurmaktadır. Hedefleri, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni Kıbrıs’tan sürmek, KKTC’yi yok etmek ve Doğu Akdeniz’in kaynaklarına elkoymaktır. Bu tehdit, eğer caydırıcı bir kuvvet yığamazsak, bir bölge savaşının da olası nedenidir.
-
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, yalnız Türkiye için değil, bütün bölge ve bütün insanlık için, ABD-İsrail merkezli tehditlere karşı çok önemli bir direnme kalesidir. Bu kaleyi tahkim etmenin önemini, sıradan insanlar fark etmeyebilir. Ancak Türklerin devlet geleneğinin farkı, hiç kuşkusuz kuvvet hesabında ve uzak görüşlülüktedir.
-
Bu koşullarda KKTC, yalnız Türkiye için değil, Rusya, Suriye, Filistin, Libya, Mısır ve İran başta olmak üzere bütün bölge ülkelerinin güvenliği açısından stratejiktir. Dahası Kıbrıs, enerji ve ticaret yollarını kontrol eden konumu nedeniyle Çin Halk Cumhuriyeti açısından da önemlidir.
-
Filistin ve KKTC, Doğu Akdeniz’de ön cephe ülkeleri olarak kardeştirler. Türkiye, onların ağabeyidir.
-
Bütün dünyaya Filistin ve KKTC’nin kaderlerinin ortak olduğunu, en kuvvetli kanıtlarla Türkiye Cumhurbaşkanı anlatır.
-
Filistin yıkılırsa, KKTC de yıkılır. KKTC yıkılırsa, Filistin de yıkılır. Strateji bilen herkes bu denklemi anlar.
-
Türkiye Cumhurbaşkanı’nın Filistin ile birlikte KKTC’nin devlet olarak tanınması çağrısında bulunması, emperyalist tehditlere karşı güvenlik isteyen, savaşı önlemek isteyen bütün devletlere esin verecek, Türkiyemize yakışan öncü sorumluluklar kapsamında değerlendirilecektir.

Yorum Yazın