Tunus, Arap Baharı'ndan bu yana demokrasi yolunda önemli adımlar attı. Ancak uzatılan olağanüstü hal, seçimlere gölge düşürebilir ve siyasi atmosferi daha da karmaşık hale getirebilir. Kasım ayında yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimleri, olağanüstü halin uzatılmasıyla birlikte belirsizlikle karşı karşıya kalabilir.
Uzmanlar, Saied'in aldığı bu kararın demokrasiye zarar verebileceği ve muhalifleri baskı altına alabileceği endişesini dile getiriyor. Al Kawakibi Demokrasiye Geçiş Merkezi müdürü Amine Ghali, uzatılmış olağanüstü halin Tunusluları savunmasız bıraktığını ve hükümetin gerekçelerini açıklaması gerektiğini vurguluyor.
Ghali, "Herhangi bir iç veya dış tehlike var mı? (Yakın) bir işgal mi var? Açıklamaları gerekiyor." diyerek, Saied'in kararını eleştiriyor. Ayrıca, aktivistlerin uzun süredir olağanüstü hal yasasının değiştirilmesi çağrısında bulunduğunu ve bu konuda yapılan çağrılara rağmen değişiklik yapılmadığını belirtiyor.
Cumhurbaşkanı Saied, devletin "tamamen çökmesini" önlemek için aldığını iddia ettiği tedbirleri savunsa da, eleştirmenler tutuklanıyor, gözaltına alınıyor veya ev hapsine alınıyor; seyahat yasağı gibi sert önlemlerle karşılaşıyor. Bu durum, hükümetin olağanüstü hal yetkilerini nasıl kullandığına dair endişeleri daha da derinleştiriyor.


Yorum Yazın