İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından medya, magazin ve eğlence dünyasına yönelik yürütülen geniş kapsamlı bir soruşturma sürerken, dosyaya yansıdığı ileri sürülen bazı ifadeler kamuoyunda ve sosyal medyada tartışma konusu olmaya devam ediyor. Soruşturma kapsamında bazı isimler hakkında gözaltı ve tutuklama kararları alınırken, resmî belgeler kamuoyuyla paylaşılmadan sosyal medya üzerinden dolaşıma giren iddialar dikkat çekti.

İddialar Neler?

Sosyal medya paylaşımları ve bazı gazeteci yorumlarında yer alan iddialara göre; tutuklu bulunan medya yöneticisi Kenan Tekdağ’ın, medya camiasından üst düzey yargı mensupları ve bürokratlarla yaptığı bazı görüşmelere, dönemin sunucularından Ela Rümeysa Cebeci’yi de götürdüğü öne sürüldü.

Bu görüşmelerde yaşandığı iddia edilen özel ilişkiler üzerinden çıkar sağlandığı ileri sürülürken, söz konusu anlatımların “gizli tanık ifadelerine” dayandığı iddia edildi. Ancak bu iddialara ilişkin herhangi bir resmî soruşturma belgesi, ifade tutanağı veya yargı kararı kamuoyuna açıklanmış değil. Şu aşamada bu bilgiler, sosyal medya ve bazı gazeteci paylaşımlarına dayanan iddialar niteliği taşıyor.

Tekdağ’dan Gazetelere Yansıyan Yanıt

Birçok ulusal gazete, Can Holding dosyası kapsamında tutuklu bulunan Kenan Tekdağ’ın, hakkında ortaya atılan iddialara mektup yoluyla yanıt verdiğini yazdı. Gazetelerde yer alan haberlere göre Tekdağ, söz konusu iddiaları “gizli tanığın iftiraları” olarak nitelendirdi ve kendisine isnat edilen ilişkileri reddetti.

Tekdağ’ın açıklamasında, Ela Rümeysa Cebeci ile ilgili olarak yalnızca işe alım sürecinde kısa bir temas yaşandığını, bunun dışında herhangi bir özel görüşme, mesajlaşma ya da telefon trafiği bulunmadığını savunduğu aktarıldı. Yine basına yansıyan ifadelere göre Tekdağ, bu iddialar için “Bu tür iftiralara cevap vermek bile utanç verici” sözlerini kullandı.

Sosyal Medyada Dolaşan İddialar

Sosyal medya platformlarında paylaşılan bazı gönderilerde ise, “gizli tanık ifadesi” olduğu iddiasıyla birçok medya çalışanı ve sunucunun adının geçtiği öne sürüldü. Bu paylaşımlarda; Hande Sarıoğlu, Meltem Acet, Semiha Şahin, Pınar Erbaş gibi isimler anıldı.

Ancak bu içeriklerin tamamı, anonim hesaplar ve magazin sayfaları tarafından paylaşılmış olup; gazeteler tarafından resmî kaynaklara dayalı şekilde doğrulanmış bilgiler olarak yer almadı. Uzmanlar, bu tür paylaşımların yorum ve iddia niteliğinde olduğunu, resmî belge veya yargı kararı niteliği taşımadığını vurguluyor.

Tutuklamalara Dair Basına Yansıyan Bilgiler

Gazetelerde çıkan haberlere göre, Ela Rümeysa Cebeci’nin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında tutuklandığı bilgisi kamuoyuna yansıdı. Kenan Tekdağ’ın ise aynı soruşturma dosyasında tutuklu bulunduğu ve savunmasını mektupla yaptığı basına yansıyan bilgiler arasında yer aldı.

Öte yandan, resmî makamlar tarafından örgüt, uyuşturucu veya başka suçlamalara ilişkin kesinleşmiş yargı kararları ve detaylı suçlamalar henüz kamuoyuyla paylaşılmış değil.

Süreç Nasıl Değerlendiriliyor?

Bu aşamada ortaya çıkan tabloya bakıldığında: Gazetelerde, Kenan Tekdağ’ın iddialara verdiği yanıtlar basın haberi olarak yer aldı. Sosyal medyada ise kanıta dayanmayan, anonim kaynaklı iddialar geniş şekilde dolaşıma girdi. Soruşturma dosyasının tamamı kamuoyuna açıklanmadığı için, iddiaların hukuki olarak doğrulanmış delillerle desteklenip desteklenmediği bilinmiyor.

Uzmanlar, devam eden soruşturmalarda iddia ile kesin hüküm arasındaki farkın özellikle gözetilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Yetkililerden yapılacak resmî açıklamalar ve yargı sürecinin ilerleyişi, iddiaların netlik kazanıp kazanmayacağını belirleyecek.